Mekke Fetihleri ilham verici alıntılar (... Daha)

Mümin bu kapasiteye ancak dünyanın suretinde ve Hakikat'in suretinde bulunarak ulaşabilmiştir ve dünyanın her yeri Hakk'ın suretindedir.Dolayısıyla Hak onu ferah olarak tanımlamıştır. Ebu Yezid el-Bistami şöyle dedi: Bilicinin kalbinin kapasitesine gelince, eğer taht, Allah'ın krallığı ve onun içerdiği dünyanın detay ve nesnelerinden ibaretse, yüz bin kere sınırlamak istemez. O, daha ziyade sonsuz olanı ve bir menzille ulaşılamayanı istiyor, bu yüzden onu varlığa girmiş bir şey olarak ifade ediyor ve hissettiği şey, bilenin kalbinin bir köşesine sonsuza dek giriyor. Kalp eskiyi genişletmiştir, yeninin var olduğunu nasıl hissedebilir ki, bu da Ebû Yezid'den, idrak için oturduğu yer ölçüsünde genişlemiştir.Bunun araştırılmasına gelince diyor ki: Bilen, kalbini genişlettiğinde, kalbi de genişler. kalp her şeyi genişletir, çünkü hiçbir şey haktan başka bir şey değildir ve hiçbir şeyin sureti ancak onun kalbinde, yani hakkı yayan o kulun kalbinde oluşur .
Ve sen _ _ Bununla bunun a
--- (Arapça orijinal metni kontrol edin ...)
--- Mekke Fetihlerinden daha ilham verici alıntılar ...

Eğer o şeye görünseydik, bizden başkası*** ve bizden başkası olurdu. O zaman görünüş nerede olurdu? < /p>
Sen varoluşun özüsün, başka bir şey değilsin *** ve bu yüzden ben kıskanç Tanrıyım
Ey hizmetkarlar, siz olduğunuzu söylemeyin *** Ben burada kalmak için buradayım ve siz de öylesiniz. Tabour
Her seferinde yeni bir yaratım oluyorsunuz *** ve bu nedenle yok oluş ve diriliş yaşıyorsunuz

--- (Arapça orijinal metni kontrol edin ...)
--- Mekke Fetihlerinden daha ilham verici alıntılar ...

Gerçek diyor ki: Göründüğüm hiçbir şey yok, çünkü ben her şeyin özüyüm. Varoluş nesnesi olmayanlardan başkasına görünmüyorum. Beni yalnızca mümkün olan şeyler, varlıklarının nesnesi olarak görür. Ben onlara görünmedim çünkü onlar yok olmaktan çıktılar ve ben de yok olmadım, dolayısıyla varlığım görünüşümün özüdür ve benim onlara görünmem şart değildir. Aynen böyle < /p>